Hatırlayanlar olacaktır, 1990’ların efsane komedi filmi ‘Evde Tek Başına’nın baş kahramanı Kevin ailesi tarafından Noel tatilinde unutulduğu koca evde tek başına birkaç gün geçirir, kendine başına eğlence tertipler, hırsızlarla boy ölçüşür. Dün akşam da bu kez bir başka Kevin, Premier League’de haftanın maçında tek başına şov yaptı. Manchester City’nin oyun kurucusu Kevin De Bruyne tek başına bütün orta sahanın kontrolünü eline aldı ve Arsenal hatlarını unufak ederek maçın akıbetini belirledi.
Zaten birkaç yıldır çok iyi biliyoruz ki Belçikalı Kevin De Bruyne dünyanın en iyi orta saha oyuncularından biri. Almanya’da parlayan kariyeri 2015’te Manchester City’ye geldikten, hele de Pep Guardiola’yla çalışmaya başladıktan sonra zirve yaptı. Tıpkı geçen sezonki gibi zaman zaman sakatlıklarla boğuşsa da sağlıklı bir Kevin. City’nin motorlarından biri haline geldi.
Bu sezon başından beri, takımını sırtlayan oyunculardan biri olarak dün akşam da Arsenal karşısında maçın kilidini çözen oyuncu oldu De Bruyne. Henüz 2. dakikada ceza alanında bomboş durumda tavana astığı şutla skoru 0-1 yaptı. 15. dakikada bu kez Arsenal’ın sağ kanadını hallaç pamuğu gibi dağıtarak beş rakip oyuncunun arasından Sterling’e al da at dercesine gol pasını verdi. Skor 0-2 olmuştu bile. Emirates Stadı’nda haftalardır süre gelen moral bozukluğu daha da pekişti bu 15 dakikada.
De Bruyne’nin çok iyi bir sezon geçirdiğini hepimiz görüyoruz, hem City’nin oyununa genel etkisi hem skora katkısı (bu maça kadar PL’de 4 gol, 9 asist) çok fazla ancak Arsenal karşısında teknik direktör Pep Guardiola’nın küçük bir hamlesi onu daha da ön plana çıkardı. Arsenal’ın orta saha göbeğindeki kırılganlığını çok iyi bilen Pep, De Bruyne’yi orada serbest oynatınca Belçikalı da bütün bir ilk yarı tüm hünerlerini konuşturdu, attı, attırdı, maçı da 45 dakikada bitirdi.
Manchester City skora hakimdi zaten ama 2-0’ı yeterli görmediler. 40’ıncı dakikada De Bruyne orta sahada Foden’dan aldığı topla yine caydırıcı bir müdahaleyle karşılaşmadan ceza alanı dışından kaleci Leno’nın uzanamayacağı sol alt köşeye harika bir plaseyi bıraktı: 0-3. Ancak resital bitmemişti, üç dakika sonra De Bruyne yine orta sahanın tam göbeğinde topu kaptı, Guendouzi’nin şaşkın ördek gibi kaçışmasını fırsat bilerek 25 metreden müthiş bir şut çıkardı. Arsenal kalecisi Leno’nun zorlukla temas ettiği top direğe de çarparak kornere çıktı.İkinci yarıyı Manchester City top dolaştırarak bir antrenman havasında geçirdi ve maç öncesi zorlu denebilecek Arsenal deplasmanından çok rahat bir üç puan çıkardı. Bu yarıda da pozisyonlar bulmayı sürdürdüler ama 3-0’lık skoru artıramadılar.
Arsenal’a gelince, ilk yarıda tribünden muazzam bir De Bruyne gösterisi izledik. Ancak tribünlerdeki 50 binden fazla seyircinin gördüğünü Arsenal yedek kulübesindeki geçici teknik direktör Ljungberg göremedi. Bütün bir ilk yarı Kevin De Bruyne’nin solosunu seyretmekle yetindi. Oyuna bir müdahalede bulunamadı. Açıkçası yeni teknik direktör arayışındaki Arsenal İsveçli Ljungberg’le geçici olarak bile devam etmemeli. Görevde olduğu beş maçta en ufak bir kıvılcım bile çıkaramadı, liderlik namına bir görüntü de yok. Duncan Ferguson’un Everton’a getirdiği hava bile yok Arsenal’da. Seyirci de bunun çok iyi farkında ve daha ilk yarıdan stadı terk edenler oldu. 85’inci dakikada stadın yarısı boşalmıştı bile…
Gunners’ın bir an önce asıl teknik direktörünü belirleyip bundan sonrası için bir strateji çizmesi lazım. Yoksa giderek sıradanlaşan bir Arsenal’ı Premier League’in büyükleri arasında saymak imkânsız hale gelecek.
